İletişim kurmak; insanlarla etkileşimin en temel unsurudur ve dil bu noktada çok hayati bir rol üstlenir. Bazı durumlarda ise küçük çocuklar için iletişim önemli bir zorluk haline gelebilir. Her çocukta konuşma ve dil gelişimi çok farklı hızda ilerleme kaydeder. Bazı çocuklar kelimeleri çok erken öğrenirken, bazıları ise konuşma becerisini zaman içerisinde ortaya koyar. Bu noktada aileler için en kafa karıştırıcı olan nokta ''Konuşma terapisine ne zaman başlanmalı?'' sorusudur.

konusma-terapisinde-erken-baslamanin-avantajlari.jpg

Dil gelişim bozukluğu; kelimeleri anlama ya da fikirleri karşı tarafa iletmek için kelimeleri bir araya getirme sorunları olarak bilinir. Dil bozuklukları ifade edici dil ya da alıcı dil olabilir. Alıcı dil bozuklukları; dili anlama ya da işlemleme ile alakalı olan sorunları içerisine alır. Dil bozuklukları ise kelimeleri bir araya getirme, dili sosyal olarak uygun şekilde kullanamama ya da sınırlı kelime dağarcığına sahip olma sorunudur. Bilişsel iletişim bozuklukları ise dikkat, algı, hafıza, organizasyon, problem çözme ve düzenlemeyi içerisine alan iletişim becerisi sorunlarını içerisine alır.

Erken konuşma terapisi; sorun teşkil edebilecek gelişimsel bir risk ya da gelişimi doğrudan etkileyecek özel ihtiyacı olan okul çağındaki ya da daha küçük çocuklara özel olarak uygulanan çok önemli bir müdahale programıdır. Erken konuşma terapisi sürecinde ise çocuğun kendisine ve ailesine, gelişiminin gecikmesine sebep olabilecek etkileri olabildiğince azaltmak için verilen bazı koşul ve öneriler söz konusudur. Dil gelişim bozukluğuna erken müdahale söz konusu olduğunda ise bu etkiyi ortadan kaldıracak ya da etkinin ortaya çıkmasının önüne geçebilecek şekilde olabilir.

Çocuklarda dil ve konuşma terapisi; sadece çocuk odaklı ilerleyebileceği gibi hem anneye hem de çocuğa odaklı şekilde de tasarlanabilir. Söz konusu olan bu program; klinik-merkezli, ev-merkezli ya da bunların kombinasyonları ile özel olarak düzenlenebilir. Çocuklarda konuşma gecikmesine müdahale doğumdan okul çağına kadar herhangi bir zaman diliminde uygulanabilir. Ancak birçok farklı sebepten kaynaklı ne kadar erken başlanırsa o kadar iyi sonuçlar elde etmek mümkün olacaktır.

Erken Dönemde Konuşma Terapisine Başlamak Neden Önemlidir?

Çocukların dünyadaki ilk yılları; aslında dil ve konuşma becerisinin temellerinin atıldığı en kritik dönem olarak ifade edilir. Bu dönem içerisinde yaşanan bozukluklar ya da gecikmeler ise çocuğun ileri yaşamda sosyal, akademik ve duygusal gelişimini uzun vadede olumsuz yönde etkileyebilir. Dil konuşma terapisi; dil sorunları yaşayan çocuklara özel olarak tasarlanan önemli bir tedavi yöntemi olarak bilinir. Bu konuda terapistler, çocukların doğru ses üretimi yapabilmesini, kelimelerini daha iyi anlamasını ve cümle kurabilmesini sağlayabilmek için birbirinden farklı teknikler kullanır.

Erken dönemde konuşma terapisine başlamak, dil ve konuşma becerilerinin gelişiminin daha hızlı ilerlemesini sağlar. Ayrıca çocuğun sosyal becerilerini geliştiren bu konuşma terapisi, çocukta özgüvenin artmasını sağlar. Diğer yandan da çocuğun okul başarısına destek olur ve aileye büyük ölçüde destek sağlar.

Konuşma terapisi için en uygun olan yaş aralığı, çocuğun yaşıtlarından geri kalmaya başladığı ya da iletişim ve dil kilometre taşlarını karşılamadığını fark ettiğiniz yaş olarak bilinir. Bu aşamada konuşma terapisine başlamak için asla çok erken ya da geç değildir. Dil gelişim bozukluğu konusunda terapi veren terapistler ise çocuğun dil, konuşma ve iletişim gelişimlerini destekler. Bazı çocuk doktorları, çocuğun geride kaldığı dil becerilerinin kendi başına gelişip gelişmediğini net olarak anlayabilmek için biraz beklemeyi tavsiye edebilir. Ancak bunun çok fazla önerilmediğini ve ileriye dönük izlenmesi gereken en iyi yol olmadığını bilmekte fayda vardır. Bazı çocuklar kendi başına yaşıtlarını yakalayabilse bile; bazılarının yakalayabileceğine dair kesin bir bilgi sunmak mümkün değildir.

Konuşma terapisine başlama süresi; çocuğun yaş aralığına ve gelişim seviyesine bağlı olarak değişiklik gösterir. Ancak şu belirler, erken konuşma terapisi alınması gerektiğine işaret eder:

  • 2 yaşına gelen bir çocuk hala kelime söyleyemiyor ise,
  • 3 yaşına gelen çocuk cümle kurmakta zorlanıyor ise,
  • Çocuk konuşmayı anlamakta zorlanıyor ya da sosyal iletişim kurmak konusunda zorluk çekiyorsa,
  • Sesleri doğru şekilde çıkaramıyor ve telaffuz sorunları yaşıyorsa.

Böyle durumlarda çocuğun bir konuşma terapisine götürülmesi son derece önemlidir. Erken konuşma terapisi, çocuğun akademik ve sosyal hayatından yaşanabilecek zorlukların en az seviyeye inmesine yardımcı olur. Yapılan araştırmalar; konuşma terapisine erken dönemde başlayan çocukların dil ve konuşma becerileri konusunda daha hızlı şekilde gelişim gösterdiğini ifade eder. Konuşma terapisi; çocuğun sadece dil gelişimini desteklemek ile kalmayıp, aynı zamanda sosyal ve özgüven becerilerin gelişimine büyük bir katkı sağlar.

Erken Başlayan Konuşma Terapisinin Sağladığı Avantajlar

Konuşma terapisi; çocuğun iletişim becerilerini geliştirmeye odaklı ilerleyen özel bir terapi biçimidir. Bu terapi yönteminin ayrıca iletişim bozukluklarının detaylı olarak değerlendirilmesini, teşhis edilmesini ve tedavi sürecini içerisine aldığı söylenebilir. Konuşma gecikmesi yaşayan çocuklara uygulanan konuşma terapisi; dil ve iletişim becerilerini geliştirmeye yardımcı olmaya odaklı şekilde ilerler. Erken başlayan konuşma terapisinin çocuk açısından sağladığı avantajlar şu şekilde sıralanabilir:

  • İletişim becerilerini geliştirmek: Konuşma terapisi, konuşma gecikmesi yaşayan çocukların dinleme, anlama ve konuşma gibi dil becerilerini geliştirme konusunda etkilidir,
  • Sosyal etkileşimi geliştirmek: İletişim, çocuğun çevresiyle sosyal etkileşim kurmasının çok önemli bir parçası olarak dikkat çeker. Konuşma gecikmesi yaşayan çocuklar, bu terapi yöntemi sayesinde iletişim becerilerini geliştirerek başkalarıyla çok daha iyi bağlantı kurabilir ve anlamlı ilişkiler kurabilirler,
  • Akademik performans: Dil ve konuşma becerileri çocukların akademik başarısı açısından son derece önemlidir. Bu noktada dil terapisi, konuşma gecikmesi yaşayan çocukların dil becerilerini geliştirme konusunda yardımcı olur. Dolayısıyla konuşma terapisi faydaları arasında daha iyi bir akademik performans sergilemek vardır.

Teta Clinic'te Konuşma Terapisi

Konuşma terapisi; çocukların dil ve konuşma gelişimi söz konusu olduğunda erken müdahale etmenin çok önemli olduğuna vurgu yapar. Eğer çocukta dil ve konuşma gelişiminde bir gecikme olduğunu düşünüyorsanız; alanında uzman bir konuşma terapisi ile erken dönemde görüşmek oldukça önemlidir. Erken konuşma terapisi; çocuğun dil ve konuşma becerilerini geliştirme konusunda çok daha etkili olacaktır. Çocuğun dil gelişim bozukluğu yaşadığına dair işaretleri vakit kaybetmeden anlamak gerekir. Buna bağlı olarak ön plana çıkan işaretler şu şekilde sıralanabilir:

  • Kelime dağarcığının gerektiğinden daha az olması,
  • Çocuğun cümleleri ifade etmekte ve anlamakta zorlanması,
  • Sesleri olması gerektiği şekilde çıkaramaması ya da hatalı çıkarması,
  • Dil gelişiminin yaşa uygun gelişim göstermemesi.

Böyle durumlarda hiç vakit kaybetmeden bir konuşma terapisine gitmek fayda sağlar.

Konuşma terapisine başlama yaşı ise çocuğun gelişim seviyesine ve ihtiyaçlarına bağlı olarak değişiklik gösterir. Bazı çocuklar erken yaş döneminde, hatta 2-3 yaş aralığında dil ve konuşma terapisine ihtiyaç duyabilir iken; bazıları ise daha ileri yaş döneminde terapiye ihtiyaç duyabilir. Örnek vermek gerekirse; okul çağında ya da ergenlik sürecinde terapiye başlamak mümkün olabilir. Her çocuğun ihtiyaçları birbirinden çok farklıdır ve dolayısıyla konuşma terapisine başlama yaşı bireysel olarak değerlendirilmelidir.

Çocuklarda konuşma terapisine başlamadan önce detaylı bir değerlendirme sürecinden geçirilmesi önemlidir. Bu süreç içerisinde çocuğun dil ve konuşma becerileri çok daha detaylı şekilde ele alınır ve hangi alanlarda desteğe ihtiyaç duyduğu belirlenir. Söz konusu olan bu değerlendirme, çocuğun ihtiyacına en uygun olan terapi planlamasını oluşturmaya yardımcı olur. Ayrıca dil ve konuşma terapisinin başarılı olabilmesi için aile katılımı son derece önemlidir. Anne ve babanın terapi sürecinde aktif olması, ayrıca terapistin önerilerini günlük hayatın içerisine entegre etmesi; dil ve konuşma becerilerini daha hızlı gelişmesini sağlar.

Sonuç olarak dil ve konuşma terapisinin başlama yaşı; çocuğun gelişim seviyesi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurularak değerlendirilmelidir. Bu konuda erken müdahale genel olarak çok daha etkilidir. Ancak her çocuğun durumu birbirinden çok farklı olduğu için, terapiye başlama yaşı bireysel olarak belirlenmek zorundadır. Bu sayede dil ve konuşma terapisi faydalarından yararlanmak ve çocuğun gelişimi için gerekli adımları atmak mümkün hale gelir.

Erken konuşma terapisi hizmetinden faydalanmak istediğinizde dikkat etmeniz gereken en önemli konu ise doğru kliniğin tercih edilmesidir. Teta Clinic; konuşma terapisi alanında uzman ekibi ile konuşma gecikmesi yaşayan çocuklarda kekemelik terapisi, erken konuşma terapisi gibi hizmetlerle ön plana çıkar. Uzun süredir konuşma gecikmesi yaşayan çocuklara bu konuda kalite odaklı hizmet veren Teta Clinic farkını yaşamak için sizde hemen şimdi web sitemizi ziyaret edebilirsiniz. Teta Clinic; diş gelişim bozukluğu konusunda çocuk odaklı hizmetlerle en iyisi olmaya devam ediyor.

Tüm Hizmetlerimizle ilgili Detaylı Bilgi İçin Bizimle İletişime Geçin...
Teta Klinik